27 Aralık 2013 Cuma

ÇELİK TEPSİ BOYAMA&ŞÜKÜR

"Kalbinde yeşil bir dal bulundurursan,şakıyan kuşlar gelir"der bir kızıldereli atasözü.Tarafımdan bizzat test edilmiştir, kesinlikle doğru.Hayat herkes gibi beni de bazen zorluyor elbette.Lakin"şükür,sen nasıl eşsiz bir nimetsin".Sahip olduklarını düşününce,nasıl da gülümsüyor herşey insana.Sonsuz şükürler olsun,şükrün eşsiz sahibine.
 Bursa'ya ilk taşındığımda,Bursalıların pek övündüğü bir şeydi:Bir dağın tüm şehri görüyor olması.İlk defa Uludağ'ın eteklerinden Bursa'ya baktığımda bir öğlen vaktiydi.Yanımdakilere söylemedim lakin bunun pek de övünülecek bir şey olmadığını düşündüm.Ne de olsa bir dağın,denizi görmesinin ne demek olduğunu bilmiyorlardı.Neden sonra bir gece vakti baktım o dağdan ovaya.Yıldızlar yeryüzüne yağmış,gökyüzü yere inmişti.Sanırım o gün sevdim Bursa'yı.
Her akşam hava karardığında,Ataevler ovasını tepeden gören iş yerinde ki odamdan,beton blokların bir anda yıldız kümelerine dönüşmelerini izlemeye bayılıyorum.Uzun ve yorucu iş günümü böyle muhteşem bir manzaraya bakarak ödüllendiriyorum.Ben bir Polyanna değilim,gereksiz iyimserliklerim yoktur.Şehrin ışıklarını gerçekten seviyorum,onlara bakmak yüreğimi minnetle dolduruyor.Ve ben şükranla dolunca,bütün her şeyin bana gülümsemekten başka çaresi kalmıyor.
Arkadaşlar facebookta ki sayfama (masalsi)mesaj bırakıp,gerçekten yazdıklarında ki gibi birimisin?diye soruyorlar.Evet yazılarımda ki gibi biriyim.Bazen her şeyle barışık,bazen herkesle çelişik:)
  Bir de bu sıralar blogu boşladın diyorlar ki,doğru söze ne denir:)Ufak tefek bir şeyler boyuyorum elbet,fırsat buldukça paylaşacağım inşaALLAH.
Cam veya metal objeleri boyamayı çok seviyorum bilirsiniz.Bu defa şans çelik çay tepsime gülümsedi,onu boyadım.
MASALSI, AHŞAP BOYAMA, METAL BOYAMA, TEPSİ YENİLEME,TEPSİ BOYAMA, EMİNE MASAL, HOBİ,DIY,GERİ DÖNÜŞÜM,TEPSİ SÜSLEME,DEKUPAJ, PEÇETE DEKUPAJI,
   Çelik çay tepsisinde kullanımdan kaynaklanan çizikler vardı.İtiraf etmeliyim ki çizikler olmasa da,boyardım.
Böyle çok çok güzel oldu.
MASALSI, AHŞAP BOYAMA, METAL BOYAMA, TEPSİ YENİLEME,TEPSİ BOYAMA, EMİNE MASAL, HOBİ,DIY,GERİ DÖNÜŞÜM,TEPSİ SÜSLEME,DEKUPAJ, PEÇETE DEKUPAJI,
Folkart enamel boya ile tepsiyi 2 kat boyadım.Desen peçete dekupajı.Yaprak yeşiliyle eskitme yapıp,parmak yaldızla aşınmış havası verdim.Puantiyeleri yaptıktan kısa bir süre sonra yıkayarak,aşınmış görüntüsü verdim.
Çok keyifli,güzel bir çalışma oldu.Eski bir eşya,yine muhteşem bir yüze kavuştu.Tüketim önlendi,zevkten ödün verilmedi:)
MASALSI, AHŞAP BOYAMA, METAL BOYAMA, TEPSİ YENİLEME,TEPSİ BOYAMA, EMİNE MASAL, HOBİ,DIY,GERİ DÖNÜŞÜM,TEPSİ SÜSLEME,DEKUPAJ, PEÇETE DEKUPAJI,
Bu arada,beni takip eden,yazdıklarımı okuyup,paylaşımlarımdan güzel yorumlarını hiç esirgemeyen güzel insanlar:Sizi seviyorum.Herşey gönlünüzce olsun.
Emanetleri asla zayi etmeyen Allah'a emanet olun.
Sevgiyle...Sağlıcakla... 


17 Aralık 2013 Salı

NAR BEREKETİ&EVDE NAR EKŞİSİ YAPIMI

Nar neredeyse tüm antik medeniyetler de bereketi,çoğalmayı temsil eder.Anadolu da sevilen kıza nar gönderilmesi evlilik teklifi anlamı taşırmış ki,geleneğin kökleri taa mezapotamyaya dayanıyor."Şu gelen yar olaydı, elinde nar olaydı"diye türküsü bile var:).Sonbahara aşık olmama,tek başına nar bile yeter.Altın-kızıl renklerde muhteşem bir kese,içinde alevden boncuklar.Aşkı temsil etmesinin sebebi ise:Kabuğu aşıp özüne ulaşmanın zor olmasında ziyade,lekesinin dokunduğu yerden bir daha çıkmamasıdır kanımca.Aşk gibi...Hayatımda ilk defa nar görmüş olsaydım onu yemeyi akledermiydim bilmiyorum.Yoksa o güzel formu izlemek için şimdi olduğu gibi evin orasına burasına serpiştirip bakmalara doyamazmıydım.Kim der ki o kabuğun altında böyle bir çümbüş var.
NAR EKŞİSİ,EVDE NAR EKŞİSİ YAPIMI,KOLAY NAR EKŞİSİ YAPIMI,NAR,NAR BEREKETİ,NAR GELENEĞİ, SEVDİĞİM TARİFLER, MASALSI, EMİNE MASAL,ORGANİK SOSLAR
 Farklı farklı kültürlerin,tüm güzel başlangıç ve kutlamalarda nar kırmasına da şaşırmamak gerek.Onun tüm dillerde ortak bir adı var: Bereket-çoğalma.Narın evrensel bir sembol olması rastlantı değil elbet.Yaradan bunu onun doğasına lütfetmiş.Onu da incir gibi,balık gibi bereketle kutsamış.Madem nar mevsimi, elbette ki bereket narları boyayacağım,narsız mevsimler de hasretimize merhem olsun diye.
Lakin bu defa evde nar ekşisi denemesi yaptım.

NAR EKŞİSİ,EVDE NAR EKŞİSİ YAPIMI,KOLAY NAR EKŞİSİ YAPIMI,NAR,NAR BEREKETİ,NAR GELENEĞİ, SEVDİĞİM TARİFLER, MASALSI, EMİNE MASAL,ORGANİK SOSLAR
Her zaman ki gibi önce bulduğum bütün"evde nar ekşisi yapımı"yazılarını okudum.Hemen bütün tarifler de nar ekşisi yapımı aynı,ne bekliyorduysam:).Narları sıkıp sularını yoğunlaştırıncaya kadar kaynatıyoruz.Hepsi bu:)
NAR EKŞİSİ,EVDE NAR EKŞİSİ YAPIMI,KOLAY NAR EKŞİSİ YAPIMI,NAR,NAR BEREKETİ,NAR GELENEĞİ, SEVDİĞİM TARİFLER, MASALSI, EMİNE MASAL,ORGANİK SOSLAR
Biliyorsunuz ben de tüm vakti dar insanlar gibi,hep daha kolay bir yol bulma telaşındayım .Narları sıkmak,kulağa hiç hoş gelmiyor.Bu yüzden altı büyük narı,nar ayıklayıcı da 15 dk.da ayıklayıp,düdüklü tencerede 20 dk.haşladım.Onlardan geriye sadece zar ve çekirdek kaldı:)Nar suyunu süzüp yoğunlaşıncaya kadar kaynattım.Her şey mükemmeldi.Taa ki tadına bakıncaya kadar:( Kazıklandım:)narlarım tatlı çıktı.Ve nar ekşim değil,nar pekmezim oldu.Fakat tadını ne siz sorun,ne ben anlatayım.Tek kelimeyle muhteşeeem.
Elbette pes etmedim.Pazardan ekşiliği garanti yeni narlar aldım:)O nar ekşisi yapılacak o kadar:)
 NAR EKŞİSİ,EVDE NAR EKŞİSİ YAPIMI,KOLAY NAR EKŞİSİ YAPIMI,NAR,NAR BEREKETİ,NAR GELENEĞİ, SEVDİĞİM TARİFLER, MASALSI, EMİNE MASAL,ORGANİK SOSLAR
Sevgiyle Afiyette Kalın İnşaALLAH

14 Aralık 2013 Cumartesi

İLK KAR KUTLAMASI&CAM BOYAMA KAVANOZLAR

  Şehirlere denizden
sonra en çok kar yakışıyor bence.En sıradan şehir bile,telaşsız usul usul üzerine inen melek öpücüklerinin altında nefes kesen bir güzelliğe bürünüyor.Dün Bursa'ya kar yağdı.Zaten güzel olan şehir masalsı,büyüleyici bir güzelliğe büründü.Hoş geldin kar.Sen ne mübarek bir nimetsin.Başka ne,kaç yaşında olursanız olun,içinizde bir çocuk sakladığınızı ispatlayabilir ki?Kar yağışı nedeniyle okullar tatil edildi ve herkes çok eğlendi.Gerçi ben çok üşüdüğüm için kar yağışını pencereden izlemeyi sevenlerdenim.Ekstra sıcaklık için bir battaniyeye sarıldım mı,pencerenin önündeki koltuğa kıvrılıp,bir fincan salep eşliğinde her bir kar tanesini gıyabında alnından öpmek.Benim için saltanat budur.
 Bu masalsı örtünün insan yüreğine fazladan bir merhamet yüklediği de hakikattir.Başka hangi durumda aklımıza bu sıklıkta gelir,evi barkı olmayana aralıksız dua etmek ve her haline,her saniye şükretmek.
Elbette hem gecesinde hem gündüzünde ağzım kulaklarımda kar yağışını temaşa ettim.Lakin boşta durmadım.Daha önce boyadığım cam kavanozlara peçete dekupajı yaptım.
ATÖLYE MASAL SATIŞ, CAM BOYAMA KAVANOZLAR, CAM BOYAMA NASIL YAPILIR, CATH KİDSTON PEÇETE, DEKUPAJ, DIY, HOBİ, KAR TATİLİ, MASALSI, PEÇETE DEKUPAJI, SATILIK CAM BOYAMA KAVANOZ, ŞÜKRÜ ERBAŞ
 Cam boyamayı çok seviyorum.Sanırım cam boyamayı sevenler de çoğunlukta.En çok cam boyama nasıl yapılır?Konusunda mesaj alıyorum.Merak edenler için,cam boyamayı adım adım burada anlatmıştım.
ATÖLYE MASAL SATIŞ, CAM BOYAMA KAVANOZLAR, CAM BOYAMA NASIL YAPILIR, CATH KİDSTON PEÇETE, DEKUPAJ, DIY, HOBİ, KAR TATİLİ, MASALSI, PEÇETE DEKUPAJI, SATILIK CAM BOYAMA KAVANOZ, ŞÜKRÜ ERBAŞ
 Peçete Cath Kidston'un en beğendiğim iki deseninden biri.
ATÖLYE MASAL SATIŞ, CAM BOYAMA KAVANOZLAR, CAM BOYAMA NASIL YAPILIR, CATH KİDSTON PEÇETE, DEKUPAJ, DIY, HOBİ, KAR TATİLİ, MASALSI, PEÇETE DEKUPAJI, SATILIK CAM BOYAMA KAVANOZ, ŞÜKRÜ ERBAŞ
 Hala eski fotoğraf makinamı kullanıyorum.ve fotoğrafları gece çektiğim için pek iyi değiller.Aslında çok güzel oldular çoook:)

ATÖLYE MASAL SATIŞ, CAM BOYAMA KAVANOZLAR, CAM BOYAMA NASIL YAPILIR, CATH KİDSTON PEÇETE, DEKUPAJ, DIY, HOBİ, KAR TATİLİ, MASALSI, PEÇETE DEKUPAJI, SATILIK CAM BOYAMA KAVANOZ, ŞÜKRÜ ERBAŞ
Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH...

                                          KAR YAĞIŞI
Yalnızlığın sesinden bir resim yaptım
Karanlık kalabalıklardan süzdüm ışığını.
Akşam üstleriyle boyadım vazgeçen ağzını
Parmaklarını uzattım gece suları gibi ıssız
Salkım söğütlerden bir beden çizdim usul
Hiçbir rüzgarın duruşunu bozamadığı
Bütün yağmurları topladım yapraklarına.
Sonra tüm yolcuların silindiği bir ufuk
Örttüm kakülleriyle alnının üşümesini.
Puhu kuşlarının avazını yerleştirdim dudaklarına
Uzanıp uzanıp öptüm sonra acıyla.
Gözlerini kapalı çizdim görmesinler diye kimseyi
Madem görmeyecekler bundan sonra beni.
Astım saçlarından odamın boşluğuna...

Uzun sustum, ey durmadan konuşanlar
Geçmedi üşümem
Ben bir aşkın kar yağışından geliyorum...



Şükrü Erbaş


27 Kasım 2013 Çarşamba

KUŞ BİBLOSU BOYAMA&GÜVERCİNLER

"Güvercin,
pencerede kopan alkış"diyor şiirinde  Melih Cevdet Anday.
Başka hangi cümle böyle güzel anlatabilir güvercini.
 Farsça da göğün temsilcisidir:Göğ-ercin.O, uçmaz,mavileşir.Her güvercin biraz mavidir.Nuh peygamber büyük tufanda bir güvercin uçurmuş gemisinden.Neden sonra ağzında bir zeytin dalıyla dönen göğ-ercin,tufanın bittiğini muştulamış.Bu yüzden de göğ-ercin biraz daha mavi,biraz daha sevginin,barışın alamet-i farikası olmuş.
Kadim Çin Felsefesi Feng Shuı'ye göre,hayırlı bir kısmet murad eden,yahut ilişkisinde aşk kelebekleri uçuşsun isteyen,er yada hatun kişi,sırtını evin kapsına verip sağ kolunun gösterdiği en uç köşeyi bir çift aşkı sembolize eden objeyle şenlendirmelidir.Hiç kuşku yok ki,evin aşk köşesine bir çift güvercinden daha yakışanı yoktur.
Madem Eros mesai yapmıyor,evimizin aşk köşesine bir çift koklaşan güvercin yerleştirmek başa düştü.
Bu güvercinleri YKM'de görüp aldım.Ham bisküvi görünümündeydiler.Boyadım ve süsledim.
 Öyle güzel oldular ki,hiçbir şey ummadan onlara bakmak bile insanın içinde kelebekler uçuruyor.
Elbette ki satın alırken sizi de düşünüp 5-6 çift aldım.Biri benim diğerleri sizin için.Bu masalsı güvercinleri satın almak için buraya tık tık. 

Ne zaman onlara baksam,kendimi minik kırmızı kalplerin sağanağında buluyorum.Bu gün fazla mı romantiğim ne:) Böyle romantizme Ümit Yaşar Oğuzcan'ın güvercin şiiri yakışır değil mi?
Sevgiyle afiyette kalın,inşaALLAH...

...
uzattı sevgiyle pembe gagasını
birden öğrendim hayatın manasını
kaderde sevgiyi sende bulmak varmış
seninle bir çift güvercin olmak varmış.



26 Kasım 2013 Salı

CAM BOYAMA ÇİLEKLİ KAVANOZLAR&YAĞMUR

Mevsimlerden hep bahar olsun istiyorum.Kim istemez ki.Lakin benim yakarışım yağmurdan sebeptir.İki gündür Bursa'ya yağmur yağıyor ve ben pek bir keyifliyim.Sarmaşıklı kaldırımların kuzeye bakan kısımları yosun bağlamış bile.Tam da sevdiğim gibi:)Yağmur sefasını kaçırmamak için,bu sabah işe yürüyerek gittim.Yağmur yağınca belediye işçileri, yerde ki yaprakları süpürememişler çok sevindim.Usul usul yağan yağmur,kaldırımlarda rengarenk yaprak desenleri...(Bazen çınar yaprakları yerlere mi daha çok yakışıyor, dallara mı karar vermekte zorlanıyorum).Oh daha ne olsun,dünyalı olmak muhteşem bir duygu:).Elbette yağmur aşkımda karadenizli genlerimin payı inkar edilemez.Ama yok,bu başka bir şey.Yağmur öyle yüreği acıtan değil de,durultan,rahatlatan bir hüzün veriyor insana.Yağmurun insanın yüreğine ağlama sonrası hafifliği vermesinin sebebi de sanıyorum ki,bulutların gözyaşları olmasından.Eskiler adına boşuna rahmet dememişler.Rahmet yüzündendir bereketin en coşkulu halinin yüreğimize,meleklerin öpücüğünü kondurması.
Yağmur damlalarını yeryüzüne melekler taşırmış,o yüzden belki küçük elleri var yağmurun.Ve o yüzdendir,yağmurda edilen duaların muhakkak kabul olunması...
Cam kavanoz boyamayı çok seviyorum,haftalardır onlarca cam kavanoz boyadım.Enamel cam boyalarını fırınlamak veya boyanın fixe olması için 21 gün kurutmak gerekiyor.Acelem olmadığı için ben 21 gün bekliyorum.
Cam kavanoz boyamanın en keyifli aşaması ise hiç kuşkusuz süsleme.Bu defa çilekli peçete dekupaji yaptım.Cam kavanozlar masalsı bir havaya büründüler.
Ve 4-5 kat su bazlı vernik sürerek deseni korumaya aldım.Ben  bayıldım,gözlerimi onlardan alamıyorum.Biliyorum altı üstü iki kavanoz boyadım,bu hava fazla ama :) Artık af ola heyecanımdan...Ev de kavanoz koyacak yer olmadığından bu kavanozlar da onları sevecek sahiplerini bekliyor.

Sardunyaları çok severim.Onlar da güneşi sever  bilirdim.Bütün yaz bu prensesin üstüne titredim.Tek bir çiçek açmadı.Dışarı da yağmur çamur,bizim ki bahar bahçe.Nasıl güzel değil mi?Üşümesin diye içeriye aldım öpüşüp koklaşıyoruz:)
SARDUNYA
Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH...

12 Kasım 2013 Salı

CAM BOYAMA KEK FANUSU&FEYYAZ EFENDİ

Hüznünü hiç isyan etmeden,zarifçe nasıl ifade edersin?Sorusunun en güzel cevabı hiç kuşkusuz:
"Ağla ey dil,ağla şimdi halime,
Perde-i zulmet çekildi parlak istikbalime"

Dizeleridir.Bu satırların yazarı Feyyaz Efendi:Erzurum öğretmen okulunun son sınıfında öğrenciyken I.Dünya Savaşının başlamasıyla Erzincan Yedek Subay Okuluna alınan 18 yaşında bir genç.Savaşın hiddetlenmesiyle Muş cephesine gönderilen Feyyaz Efendi,gıdasızlık ve zorlu hava koşulları nedeniyle tifüse yakalanır.Ve Bitlis'e hastaneye sevk edilir.Hastanede tedavi görürken 19 Şubat 1916’da Bitlis işgal edilir.Tüm arkadaşları Ermeniler tarafından katledilmişken,onu yine bir Ermeni doktor kurtarır.Rusya’nın kuzeyinde Kosturma şehrine esir kampına gönderilir.Kendisiyle aynı yaşta, asker kocasını savaşta kaybetmiş Marya'ya aşık olur.Bu masalsı aşk ona mandolin dersleri dersleri bile aldırır.Lakin hastalığı ilerlemiş vereme dönmüştür.İstanbula gelen bir gemiyle ailesinin yanına dönmeye çalışan Feyyaz Efendinin ömrü vefa etmez,Ankara da akrabalarını yanında 26 yaşında hayata gözlerini yumar.Feyyaz efendi,savaş boyunca ve hep hasta geçen esaret günlerinde günlük tutar.Genç yaşta filizlenen bu aşka bir ağıt niteliğinde:

"Ağla ey dil,ağla şimdi halime,
Perde-i zulmet çekildi istikbalime"
Satırlarını deftere not düşer.
Küçücük bir ömür;büyük bir aşk;büyük acılar;büyük umutlar...
Kavuşunca adı aşk olmazmış Feyyaz Efendi.
Mekanın cennet olsun... 
Şimdi ben aynı yaş gurubunda ki gençlerle çalışıyorum.Düşünüyorum da biz ne ara bu kadar şımardık,ne ara böyle kıymet bilmez,her şeyden şikayet eder olduk.Elbette ben de biliyorum, zamanla insanlar da,değerler de değişebilir.Fakat bu biraz yavaş olamaz mı?Yere düşen ekmek kırıntısını üç kere öpüp başına koyacak kadar,sahip olduklarına minnet duyan insanlar,her şeyden şikayet eden insanlara dönüşürken,zaman biraz yavaş 
akamaz mı?
Neyse ki hala yem yerken güvercinleri ürkütmemek için parmak uçlarına basanlarımız,bırakın yemeyi nimetin kokusunu duyunca şükredenlerimiz var.Doğrusu bu demiyorum elbette.Sadece bu bana daha çok insan hissettiriyor.
İnsanın vakti dar olunca,yapmak istedikleri dünyalara sığmaz ya.Hahh işte şu sıralar tam da öyleyim.Yine yemedim içmedim bir cam kek fanusu boyadım.Tam boyacı olacak kadınmışım.
Kendim için boyadığımın içinde ki görünsün diye,sadece tabanını boyamıştım.Lakin cam boyama kek fanusunun aynı zamanda muhteşem bir dekor olduğunu düşünürsek,kek fanusunu boyamak da oldukça akıllıca.  

Yine Folkart Enamel Boya kullandım.Desenler peçete dekupajı.Daha önce boyadığım kavonozlarla onu kombinledim,çok şık oldular.
Evde boyanacak bir şey kalmadığından artık sipariş alıyorum.Satın almak isteyenler bana facebook sayfamdan ulaşabilir veya buraya tık tık.
Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH...



7 Kasım 2013 Perşembe

CAM BOYAMA KAVANOZLAR & GÜNEŞ AYNALARI

İtalyada bir dağın koynuna kurulmuş,yaklaşık 200 kişinin yaşadığı bir köy Viganella.Köylüler dağın kuytusunda,kış boyu bir damla güneşe hasret yaşarmış.Ta ki 2006 yılında bir tonluk bir ayna yamaçlarına yerleştirilinceye kadar.Bu uygulama 6 ay boyunca güneşi öğlen saatlerinde bile göremeyen Norveç'in Rjukan şehrine de emsal teşkil etmiş.Onlar da yamaçlara yerleştirilen aynalar sayesinde,güneşle kucaklaşmış.En güçlü antidepresan hiç kuşkusuz güneştir.Aynadan da olsa güneş gören insanları inceleyen uzmanlar yaşamların da,çok güçlü iyileşmeler olduğunu
kaydetmişler.Bunun tek faili elbette ki serotonin.Serotoninin varlığı insanı mutlu,barışçıl ve sağlıklı yapıyor.Yokluğu ise depresyon,düşmanlık ve birçok hastalık için risk olarak kendini gösteriyor.
Yapılan araştırmalar insanın iyi hissetmesi ile daha uzun ve kaliteli bir yaşam sürmesi arasında güçlü bir bağlantı olduğunu gösteriyor.İlaç kullanmanın dışında serotonin salınımını sağlayan en güçlü faktör hiç kuşkusuz ışık.Bu yüzdendir ki aynada bile olsa güneşi gören insanların yaşamlarında,masalsı bir değişim olmuş.
Hiç değilse günün belli bir kısmında,mutlaka cam kenarına konulmam gerektiği konusunda ki ısrarım boşuna değilmiş.
Atalarımız hem toplayıcılık hem de tarımsal ekonomi döneminde,zor bir hayat sürmüşler.Lakin günümüzde ki kadar hastalık ve strese maruz kalmamışlar.Uzmanlar bunu,koşullar daha zor olsa da,8-10 saat açık alanda,parlak ışık altında çalışıyor olmalarına bağlıyor.
Parlak ışık kadar;pembe mavi,sarı,yeşil,kırmızı gibi parlak renklerin de serotonin salınımı üzerinde etkisinin olduğu söyleniyor.Sanırım bu yüzden haziranda ölmek daha zor:)
Bu açıdan baktığımızda yaşadığımız mekanları şeker renkleriyle donatıp,aydınlattığımızda ruhumuz için tartışmasız bir cömertlik yapıyoruz.
Cam kavanozunuz içinde ki çaysa,sadece çay kavanozudur.Lakin şeker renklerine boyanmış bir çay kavanozu,aynı zamanda bir şifacıdır:)

 Şu ana kadar yaptığım çalışmalarda kullandığım malzemeden sonra en çok sorulan satılık mı?sorusuydu.Evet,artık satılık.Bu cam boyama kavanoz setleri sahiplerini bekliyor. 
Altı adet birer litrelik,bir adet 800ml.lik,boyanmış kavanoz seti.Cam boyama kavanozlar,peçete dekupajı ve puantiye ile süslenmiştir.Tüm elde boyanmış ürünler gibi elde yıkanabilir,kolay deforme olmaz.
Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH...

3 Kasım 2013 Pazar

AHŞAP ÇERÇEVE BOYAMA & HER MEVSİMİ SEVMEK :)

Nezakete gerek yok,ben acayip biriyim.Herkesin sonbahar karamsarlığından söz ettiği şu günlerde,içimdeki kızın avaz avaz şarkı söylüyor olması başka neyle açıklanabilir ki:)
Sarı,turuncu,kırmızı rengarenk,masalsı bir dünya...
  Sadece sıcak ve yumuşak bir şeylere sarınılarak başa çıkılabilecek bir serinlik...Beni baştan çıkarmak için kasım yeter de artar bile.Nisan nasıl muhteşem bir başlangıçsa kasımın da öylesine güzel bir bitiş olduğunu düşünüyorum.Kasımın omuzlarına yüklenmiş onca hüzün,ayrılık ve ölüm  yakıştırması da külliyen haksızlık kanımca.Aynı zihniyet kasımpatıyı da"hazanın papatyası"ilan edip,endamını cenaze ve mezarlıklara hapsetmiştir.Halbuki kışın gülüdür kasımpatı.Neyseki bu çinliler nadir de olsa kadir kıymet biliyor.Kasımpatı,nam-ı diger krizantemi dayanıklılık ve uzun ömrün temsilcisi kabul edilip,çiçek açışlarını da kutsamışlar.Aslına bakarsanız"Altın Çiçeğin Laneti" filmini görene kadar kasımpatıların ben de çok farkında değildim:)
Özetleyecek olursam:Sanırım melankoli bana göre bir şey değil,her ayı bir başka seviyorum ben:)
Kasımda hoşuma giden başka bir şey ise,kuşkusuz her hobi severi çok mutlu eden uzun geceler.Hah haay bu nasıl bir bereket:Hem uykuya doymak hem de bir şeylere yetebilmek.
Ahşap boyama serüvenim arkadaşımın evi için süslediğim iki ayna çerçevesiyle devam ediyor.
Akrilik kırık beyaza boyadığımız çerçeveleri,peçete dekupaji ve puantiye ile süsledim.
 çok güzel oldular.Arkadaşım da çok beğendi. Güle güle,sağlık ve huzurla kullansın inşaALLAH...




"Bakma aylardan Kasım,mevsimlerden sonbahar olduğuna.
Sen ne zaman istersen çık gel!
Benim kapım her zaman "Aralık" sana." 

Diyerek,hepinizi emanetleri asla zayi etmeyen,ALLAH'a Emanet ediyorum

Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH...

24 Ekim 2013 Perşembe

BEREKET SEMBOLÜ BALIK VE CAM ŞİŞE BOYAMA

Fareler tek seferde 18 civarında fare yavrulayabilir.Bunu yılda 4-5 kez yapabildiklerini düşünürsek,ailelerine yılda yüze yakın üye katabilirler.Lakin hiçbir zaman dünya,fare istilasına uğramamıştır.Balıklar ise ne kadar çok yumurta bırakırlarsa bıraksınlar,yumurtaların ve bebek balıkların %80'i telef olur.Buna rağmen kalan %20 bilinçli bir hasar görmezse,denizler balık dolar.İşte bunun adına:"Bereket"denir.Yüce Yaratan balıklara, tüm yenilebilir hayvanlara bahşettiği gibi bereket bahşetmiştir.Bundan dolayıdır ki balık her dilde bereketin sembolüdür:)Dokunmadan sevme diye bir sevgi türü yoktur kanımca.Fakat balıklar istisnadır.Onları gözleriyle de doya doya sever,öper koklar insan.Bir süre önce internette balık motifli çini bir tabağa rastladım.Aman Allah'ım o nasıl bir güzellikti öyle.İçimden ekranı öpmek geldi(öpmedim ama).Çizgilerde ve renklerle masalsı bir sıcaklık ve derinlik yoksa çini sevdiğim söylenemez(di).Fakat sanırım o balıklara aşık oldum.Zira;balıklar




yakut kırmızısı laleler,turkuaz ve gülguni renkli çiniler rüyalarımı süslüyor.


Kabul ediyorum balıklı çini boyayamam (şimdilik tabi ki)ama elbette balıklı dekupaj yapabilirim:)
BALIK MOTİFİ,BALIK DESENİ
Bu muhteşem balık motifi çini bir karonun üzerine boyanmıştı.Şimdi benim su şişemi süslüyor.Çini niyetine olsun inşaALLAH...
Bir gün çini üzerine de balıklar çizeceğim :)
Mavi zemin üzerine resim transferi yaptım.Üzerini de 4-5 kat vernikledim.Çok güzel oldu.Ona yanağımı yaslayıp uyuyasım var.Yaprakları sitenin bahçesinden topladım.Sonbahar madem böyle büyüleyici geçiyor,onu da minnetle anayım istedim:)
Yaş aldıkça bana bir haller oldu,hangi mevsimi daha çok sevdiğimi bilemez oldum.Ya da hep böyle muhteşemdi mevsimler,ben yeni farkına vardım :)

Feng Shuı dipnotu:Evimizin sağını solunu balık motifleriyle süsleyelim,baktıkça bereketi çağrıştırsın hanemize.Sonra Sonsuz Bereketin Sahibine,Şükredelim Sınırsızca...
Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH...

21 Ekim 2013 Pazartesi

YARI YAŞIN KUTLU OLSUN MASALSI-CAM KAVANOZ BOYAMA :)

Benim kalabalık bir ailem var.Böyle bir aileye mensup olmanın tartışmasız pek çok nimeti var.Benim en sevdiğim;her güne kutlama yapacak bir sebebimizin olmasıdır.Bir yılda kestiğimiz pastasının tahmin edilebilir bir sayısı yoktur.Bunda Periliçenin(kız kardeşim) pastacılıkla ilgili bir işte çalışıyor olmasının payı inkar edilemez.Marie Antoinette yaşasaydı muhakkak bizi çok severdi:)
Neden blogumun yarı yaşını kutlama yazıma böyle:"Kutlama benim genlerimde var"diye bir mazeret girizgahıyla başladım bilmiyorum.Ne olmuş yani,bir yılın dolmasını bekleyemedim:)
İlk blog yazım dün gibi hatırımda:Tanışma yazım.Yedi kişi okumuştu.Sayaçta kendi ziyaretimi kapatmayı bilmediğimden muhtemelen biri bendim :)
O kadar çok blog vardı ki,beni kimse okumaz, okumak istese de bulamaz diye düşünmüştüm(ne kadar da yanılmışım).
Elbette ben de her blogger gibi blogunuzun okunması için diye başlayan yazıları okumuştum.Kurallar belliydi:
1)Düzenli yazı ekleyin(ben maalesef 6 ayda 64 post yazabildim:(
2)Diğer blogları ziyaret edin blogunuzu tanıtmak için çekiliş falan yapın.(zamansızlıktan beni takip eden arkadaşlarımın dışında ki blogları maalesef gezemedim ve de çekilişte yapamadım:(
3)Özgün içerik eklerseniz Google sizi indeksler(o kavanozu benden önce 1 milyon kişi boyamıştı:(
Kısaca hiç şansım yoktu.Kimse okumazsa ben okurum felsefesiyle yazmaya başladım.
İyi ki yazmaya devam ettim.Tamam sadece 64 yazım ve 158 takipçim var(10 kişisi zaten arkadaşım).Yani oldukça içe dönük,fazla kendi halinde bir blog MASALSI.
Lakin her bloggerin arzu edeceği bir şey oldu. Google beni sevdi.Benden  önce 1 milyon kez yazılmış olsa da,benim yazılarımı üst sıralarda indeksledi.
Seni seviyorum Google.
Yarı yaşın kutlu olsun MASALSI...
Beni takip eden,okuyan,yazmam için cesaretlendiren,hatta"yeni post nerede kaldı" diye mesaj atan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.Hepinizin güzel yüreklerinden öpüyorum :)
Başlangıçta en çok okunan yazım,hakikaten boyadığım kavanozlardı(burda).Onları öylesine sevdim ki yarı yaş kutlamasında yine kavanoz boyama var :)

EMİNE MASAL, MASALSI, KAVANOZ BOYAMA, CAM BOYAMA, BAHARAT TAKIMI BOYAMA, HOBİ, DIY,CAM KAVANOZ BOYAMA,DEKUPAJ,BLOG,BLOGGER,GOOGLE
      Daha önce bal kavanozlarını boyayarak kendime baharat takımı yapmıştım.Fakat baharat ailesi benim kavanozlarımdan fazla olunca,bu turşu kavanozlarını biriktirdim:)
     Üstüne yazsam da içindekini yine de görmeliyim diye etiket şeklinde boyadım.

EMİNE MASAL, MASALSI, KAVANOZ BOYAMA, CAM BOYAMA, BAHARAT TAKIMI BOYAMA, HOBİ, DIY,CAM KAVANOZ BOYAMA,DEKUPAJ,BLOG,BLOGGER,GOOGLE
    Bu porselen gülleri çok seviyorum.
  Boyam artıkça onları boyayıp sağa sola yapıştırıyorum:)
    Kavanoz kapakları için emin olamadım.Çünkü rafta görünmüyorlar:( Hala iyi bir fikir olup olmadığını düşünüyorum. 


EMİNE MASAL, MASALSI, KAVANOZ BOYAMA, CAM BOYAMA, BAHARAT TAKIMI BOYAMA, HOBİ, DIY,CAM KAVANOZ BOYAMA,DEKUPAJ,BLOG,BLOGGER,GOOGLE
      Boyanmış kavanoz koleksiyonumun yeni üyelerinin,aile fotoğrafı.
     Folkart enamel boya kullandım.Desenler resim dekupajı.
   Boyanmış cam objeleri çok seviyorum.Bu turşu kavanozlarının boyanmış,süslenmiş hallerini de çok beğendim.Lakin heyecandan havaya girmiş de olabilirim:Affola.
Sevgiyle,afiyette kalın inşaALLAH...

14 Ekim 2013 Pazartesi

HZ. MUHAMMED'İN(SAV) KEDİ SEVGİSİ VE ÇERÇEVE BOYAMA-DEKUPAJ

Kedilere uyguladıkları kontrolsüz kısırlaştırma politikasından dolayı Nilüfer Belediyesini esefle kınıyorum.Öyle kapıma kadar gelip:"Bir şeye ihtiyacınız varmı?"diye sormanız umrumda bile değil.Benden oy değil, hava alırsınız.Cana saygısı olmayana,haşa  hürmetim yoktur.Bu bize peygamber  mirasıdır.Hz.Muhammed(sav),Uhud seferine çıktığında,ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkmış.Allah'ın Sevgilisi,ezilmemesi için kedinin başına bir nöbetçi dikip,koca orduyu kedinin etrafından dolaştırmış.Ve seferden dönerken kediyi sahiplenerek adını Müezza koymuş.Siyah beyaz bir Habeş kedisiymiş Müezza.Bir sokak kedisi Mekke'nin sıcak kavurucu çöl sokaklarından Hz. Muhammed'in(sav) yüce sevgiysiyle kurtulmuş(ne büyük bir lutuf).
Rasulullah(sav),Müezza'yı o kadar çok severmiş ki,Müezza bir gün sedirde oturan Hz. Muhammed'in(sav) giysisinin ucunda uyuya kalmış.Uyuyan bu güzelliğe kıyamayan Hz. Muhammed(sav),Müezza'yı uyandırmaktansa giysisinin ucunu keserek kalkmayı tercih etmiş.Hz.Muhammed(sav),kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym "Ya Resul o sudan kedi içti"demiş.Resulullah(sav):"Onlar en temiz ağıza sahiptirler" buyurmuş ve abdest almıştır(Hz.Aişe)
Peygamberimizin(sav) hadislerini nakleden Abdurrahman bin Sahr'a:
"Bir gün elbisemin içinde küçük bir kedi saklıyordum.Resulullah(sav) beni görünce, "Nedir bu?" diye sordu.Ben de:"Kedicik" dedim. Bunun üzerine Resulullah(sav),yavruyu sevmiş, okşamış,ve:"Utanma,öğün.Sen Ebu Hureyre(kedi babası)sin"demiş.Bundan sonra adı Ebu Hureyre olarak anılmış.Hakikat,Rasulullah'ın(sav) bize öğütlediği gibidir.Cana hürmetin,istisnası yoktur:"Merhameti olmayana,merhamet edilmez."
Geçen hafta kızkardeşimle 48 saatte Bursa -istanbul-Ankara turu yaptık.İnanılmaz yorucuydu,elbette keyifli de.Gittiğim şehirlerde en çok kedileri sevdim.Sokaklarında kedilerin dolaştığı semtleri çok özlemişim,ondandır bu serzenişim.Şu sıralar evde ki fotoğraf çerçevelerini yeniliyorum.
 Bu çerçeve doğal ahşap renginde ve parlak cilalıydı.Zımparayla uğraşmamak için Folkart Enamel boya kullandım.Desenler peçete dekupajı. 
Küçük meleğimiz çerçevesine bayıldı.Kucağındaki bir ginepig.Adı"Şeftali" Çok iyi anlaşıyorlar:)

Bu çerçeve polyester tarzı bir malzemeden yapılmıştı.Onu da darbelere dayanıklı olsun diye enamelle boyadım. 


Henüz onlar görmedi,fakat bu çerçevede benim prenseslerime çok yakıştı:)


    Bu fotoğrafı Piyer Loti'ye çıkarken çektim.Bebeğini besleyen bütün canlılar    böylesine muhteşem mi görünür?Aslında bundan hiç kuşkum yok.
   Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH...