Milletçe kuşlara olan sevgimiz inançlarımızdan ve geleneğimizden kaynaklanıyor.Filleri ve güçlü ordusuyla Kabe'yi yıkmaya gelen Ebrehe ordusu, Mekke'ye girerken deniz tarafından,o bölgede daha önce hiç görülmemiş,kırlangıca benzer kuş sürüleri bir anda ortaya çıkarak,Ebrehe'nin ordusuna saldırmışlar.Gaga ve pençelerinde taşıdıkları taşları ve çamurdan balçıkları askerlerin üzerine bıraktıklarında onlar, kurumuş, paramparça olmuş ağaç yaprakları gibi dağılmışlar(Fil Suresi).Abdulmuttalıb'ın dediği gibi:Kabe'nin sahibi,onu korumuş.Hem de minicik kuşlarla.Himmetinden sual olunmaz,Rabbim:"Ol der, oluverir".
Bunun gibi nedenlerle atalarımız kuşa bakmanın "sevap", kuşa kötülük yapmanın hele yuvasını dağıtmanın "günah" olduğuna inanırlardı.Şimdiler de şehirlerde ki ruhsuz mimaride örneklerine hiç rastlamasak da 13.yy Anadolu'da evlerin,kamu kullanım alanlarının güvenli birer uzantısıymış kuş evleri.16 yy da bunların kuş köşklerine, saraylarına dönüştüklerini görüyoruz.İdda ediyorum,dünyanın hiçbir yerinde bu kadar yürek titreten bir mimari yoktur.Dünyada herkes bir soy sop arayışındayken, çok şükür bizim serçelere saraylar inşa eden bir ceddimiz var.Aynı tarihlerde Avrupa'da neredeyse hiç rastlanmayan bu kuş hassasiyetini Avrupa'lı seyyahlar sık sık dile getirmişlerdir.
Fransız seyyah A.L.Castellan:“Bir Türk meskeni inşa edilirken,
güvercinlerin ve diğer kuşların susuz kalmamaları için münasip yerlere
yalaklar yapmak, Türk sivil mimarisinin vazgeçilmez özelliklerindendir.
İstanbul’a hububat, gemilerle gelir ve limanlara boşaltılır.Binlerce
kuş boşaltmayı bekleyip hücuma geçer.Onlar için çuvallar açılır ve Türk
gümrüğünün harç olarak aldığı miktardan fazlasını tüketirler.”
demiştir. İtalyan seyyah Edmando De Amicis İstanbul’da gördüklerini
şöyle yazmış:“Sultanların veya şahısların hayratıyla beslenen
sayılamayacak kadar çok güvercin sürüsü var.Türkler, kuşları himaye
edip beslerler.Kuşlar da onların evlerinin etrafında, denizin üstünde
ve mezarların arasında şenlik eder.İstanbul’un her yerinde, insanın
etrafında uçuşan kuşlar vardır.”Şimdilerde kimse kuş evleri ve su yalakları yapmıyor.
Ne dersiniz kuşları şehirlerden biz mi gönderdik?
Kuş evlerine bu gün niye taktığım,malumunuz.Kuş evi boyadım:)Ne dersiniz kuşları şehirlerden biz mi gönderdik?
Aslına bakarsanız amacım onu balkonuma yerleştirmekti.Ama yapamam.Biliyorsunuz benim ağaçlarımda kargadan başka kuş yok.Onlarında kuş evi kullanacaklarını hiç sanmıyorum.Tenezzül edip camın önüne bıraktığım yemleri bile yemiyorlar:(
Bu benim ilk ham mdf boyamam oldu.Boya olarak akrilik boya kullandım.Cila yine su bazlı vernik.
Çatıdaki güller resim transferi,ön cephedeki ahşap oyma görüntüsü:Mdf aplik, boyayıp eskittim.Çok beğendim,sanırım daha sık kullanacağım.Eskitmeleri Antiquinle yaptım.
Ne dersiniz bir gün serçeler misafirim olur mu?Sevgiyle afiyette kalın inşaALLAH.
Harika olmuş ellerinize sağlık bayılıyorum sizin yaptıklarınıza:)
YanıtlaSilteşekkür ederim,bende hem ziyaretinize hem de güzel yorumlarınıza çok sevindim:)
SilÇok cici olmuş.Dediğin gibi ben de balkonumda dekoratif amaçlı kullanıyorum kuş evlerimi. Ellerine sağlık
YanıtlaSilHarikasınız :) Yaptığınız çalışmaları böyle önemli bilgilerle donatıp tam masalsı tadında kullandığınız yazım dilinizede ayrıca hayranım :)
YanıtlaSilteşekkür ederim.yazılarımı beğenmenize çok sevindim.sevgiyle kalın :)
SilMerhabalar,
YanıtlaSilYeni takipçinizim, bana da beklerim:
http://nebihanakca.blogspot.com/
elbette gelirim :)
Sil